26 Ağustos 2011 Cuma

Dilsiz Düşünceler...




İzledin mi hiç yağmurun yağışını aldırmadan ıslanmaya
Her bir damlanın hızlı adımlarla kavuşmasını toprağa
Toğrağın hasretle beklemesi ve bütünleşmesi o bir damlayla
Çiçeğin boyun bükmesi ve utanması suretinden menekşelerin

Bir çocuğun gözlerine baktın mı saf ve temiz,
Gördün mü içindeki güzelliği, tuttu mu ellerin umut dallarından
Sıvazladın mı başını, öptün mü yanağını?
Tebessüm etti mi yüreğin, en derinden yüzüne?

Güneşin doğması için bekledin mi sabahları,
O ilk ışıkları hissetin mi narin teninde...
Dinledin mi kuşlar sevdasını anlatırken güllere
Çektin mi o tertemiz havayı ciğerinin ta içine?

Bir mumun sessiz alevlerinde  eridimi bakışların
İnandığın dava uğruna aydınlattın mı karanlığı, yakarak benliğini.
Hiç korkmadan atıldın mı cesurca haksızlığa...
Ve tuttu mu ellerin düşerken bir eli cehalet kuyusuna?

Olmayacak dualara amin dedi mi yüreğin can-ı gönülden.
Sevdin mi hiç vuslatına eremeyeceğin bir Sevgili (sav) yi
Çevirdin mi gözlerini O ndan gayrısından.
Sakladın mı son nefese kadar ellerini ...

Gönül toprağına ektiğin sevda tohumlarını yeşertmek için,
Ağladığın geceler oldu mu çaresizce?
Kapadın mı gözlerini sadece O(sav)nu görmek için geceye
Yandı mı yürğin bu sevdayla dilsiz bir sabırla?

Arınmak için açtın mı avuçlarını günahlarından,
Gömdün mü alnını secdelerin en derin kuytusuna.
Vurdu mu yüreğine rahmet denizinin af yağmurları .
Yandı mı dilin tevbe nidalarıyla yüselirken göğe haykırışların?

Elmas Kılıç

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder